Kalbe zebun düştüm Leyl’im

Kalbe zebun düştüm Leyl’im…

Makam-ı dergahına çıkınca hissiyat
Cennet/ten de cennet saydım cemalini
Bana sunulan vuslat-ül hüzn-ü göremedim
Kirpiklerimin altına isabet edince cev bakışlar
Şarapnel tesirli bir etkiyle, vurulduğumu anlayamadım…

Leyl’im, h/içimi içine dökmeğe geldim
Kabul et huzuruna, acı(m)dan kaçmağa geldim
Dilersen recm, istersen haczeyle ömrümü
Şeddeli aşkın manasından ayırma
Beşeri aşktan sana sığınmağa geldim…

Kalbe zebun düştüm Leyl’im…

Nasıl verdiysen, öyle al demiyorum
Kudret-i azameti-nden bahşedersin ümidiyle bu acze
Sarp’ında kaybettiğim takati bulmaya geldim…
Ahvalimi sorma, kem aklım acze düştü
Recm olası hallerden divana böyle çıktım…

Leyl’im, yaşım henüz cen, aklı cehil’im ben
Sana, mahşer-i hesabı vermeye geldim de
Yüzüm yok, nasıl söylesem…
El(im) boş, gönül sarhoş ve ruh(um) nahoş
Hangi beyt’te temize çıkarayım kendimi
Ayet ayet düşünüp, sure sure aradığım
Alnım ile secde arasına sıkışıp durma…!
Cinnet getirdi parmak arasında kalem
Batırıp soluma, düşeyim sağıma diyorum da
Rükuda akıttığım yaşları gusledemedim daha…

Stockholm 08.02.2018 / Saat: Akrebin / Yelkovan’dan sekip kalbi 5. vakitte vurduğu demde…