Kalem sahibi ile iletişime geçin

Kızım size emanet ve ben gidiyorum…

Mahbes duyguların taşkın nehirlerinde sürükleniyorum
Çarpık insanlığın bıçak ağzında kesiliyor boğazım
Kanım çekilip, damarlarım kuruyana dek direniyorum
Avazımın yankılandığı sağır kulakları delene dek
Biçare bakışlarımın arasında görüntüleniyorum

Kendi ölümüme yaktığım ağıt duyulmazken
Vicdanların karanlık voltalarından ses bekleyemem
Aslında olabildiğince utanıyorum insanlığımdan
Katlime ferman veren hükmü zelilde
Önce insanlık, sonra ben ölüyorum

Acımı unuttuğum bir çığlık yankılanıyor
“Anne lütfen ölme” diyor kızım
Az sonra yetim kalmanın canlı şahidi olacak gözlerim
Kanadı kırık bir serçenin teslimiyeti ömrüm
O daha çocuk…
Dünya bu kadar kötüyken, ne olacak hali?

İnsanlığın ölü kalabalığında “ölmek istemiyorum”
Lakin, celladımın öfkesi kesmişti can damarımı
Sonra siren sesleri tırmaladı kulaklarımı
Kendi cesedimi morga taşayacak gücüm yoktu
Kadın olmanın bedelini ödetiyordu bana recim

Adaletsizliğin zorbalığında boğuşurken çaresiz
Böyle kolayca harcanmak, “ölmek istemiyorum”
Kim bilir yarını meçhul kaç bin kadın sırada?
Üzgünüm, bu kadar kirlenmiş bir dünyaya sığamıyorum
Kızım size emanet ve ben gidiyorum…

YORUMLA

DEVAMINI OKU
Duygularınızı yorumlayın

Yorum ekle

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.