Semihhan Aydemir

Kadupul Çiçeği

Kadupul Çiçeği’nin sadece gece açıp sabahı görmeden solduğunu öğrenince, onun muhteşem güzelliğiyle yaşadığım ömrü yaşanmamış saydım.

bir kıvılcım düştü zamanın boşluğuna
ne bir tarih vardı üzerinde
ne de hatırlanacak bir hikâye
yalnızca geceye ait bir sessizlik
kendi karanlığını büyüten
bir ışıktın, görünmeden içime akan

hiçbir çiçek,
gölgesini bile göstermeden dokunmadı kalbime
ne bir kokunu taşıdı rüzgâr
ne de bir anı bıraktın toprağın hafızasına
yalnızca varlığınla eğerek zamanı
sonsuzluğu kenarından kırdın

beyaz yapraklarınla çevrili bir sessizlik çöktü üzerime
sarı baharın küskün uykusunda
sabahı görmeyen geceye
beyaz bir ışık gibi doğarak
sonra solup gittin…

fark ettim ki
yıllardır sabaha anlattığım hayat
geçen tüm yıllara rağmen
anlamını bulamamıştı daha…

öyle bir zarafettin ki
kırılmaya gerek kalmadan yok oldun
adını koymaya çalışmak
sana kefen biçmekti…

insan…
göremediği şeyin inkârcısı
ve bilmediğinin düşmanıdır
oysa ben
tek bir gecede,
bütün sabahların hükümsüz kaldığını gördüm

o an anladım:
bir çiçek
bir ömrü sorgulatabilir
ve eğer güzellik
bu kadar kısa sürebiliyorsa
benim uzun sandığım her gün
yanılsamadan ibaret olmalı

şimdi bildiğim tek şey
senin sabahsız açan varlığın…

bu yüzden
ömrüme dair her şeyi
silinmiş bir yazı gibi görüyorum
sabahı görmeyen geceye
can verme sırrının
hikmet-i âlâsına eğiliyorum…