Semihhan Aydemir

Gazel-i Âteş-bûs

Sinemde hâre döndü zaman, yâr-i la’l için
Ateşle pişti gönlüm, yanar hâl-i hâl için

Bir âh ki gök kubbeyi örterken ince ince
Kevser bile susardı bu gamlı suâl için

Her lahza bir kefendir ömrümdeki tekâsî
Can tende durmaz oldu, senin ihtimâl için

Secdeye vardım aşkın, yandım cemâline
Gör kim dağılır bir ömür, hayâl-i visâl için

Sûzân gönül ki her dem dolanır pervânesi
Ben kül iken, döner hâlâ o şem-i cemâl için

Rindâne bir tebessüm bırak şimdi cenâzeme
Can çıkmadan son nûrun yeter ihtimâl için

Şeb-i yeldâya döndü her nûr-u fecr içimde
Zulmette nur ararım, gözde hüsn-i hal için

Ne hâb ne huşû kaldı, ne de tespih elimde
Aşkınla secde ettim, erdim hak kemâl için

Gönlümde zerk-i aşkı işledim ilmek ilmek
Ben şimdi serâp değil, yâr için hilâl için

Ne sâki ne meyhâne, ne mest ü ne bâde var
Seninle sarhoş oldum, aşkınla vefâ için

Bağrımda taht kurdu hicrân-ı lâle-rengin
Sinesinde diken var, güldeki visâl için

Ey yâr-i lâhûtî, ezelden beri bildim
Yoklukla yoğruldum ben, yandım istiklâl için

Serhadd-i sabr içre gezdim, suskun nehr oldum
Bir kelâmın yeterdi, ne çâre, melâl için

Bende nefsin gölgesi dahi artık barınmaz
Ruhum arınır ey dost, yalnızca kemâl için

Gel, eyle vuslatı, bitsin bu hengâm-ı hicrân
Çünkü ömür geçer hep, bir nazlı hilâl için.