Dîvânı erzelime gözlerin şen değince
Kanatlanır kuşlarım vahdetin şevki ile
Zindanlar gelişinle aşkı gülşen olunca
Yeniden ayaklanır bezmi elest şan ile
Teni canbâz göğsüme yaslayınca hârını
Gönlümün havzasında tutuşur duygularım
Ekşi elma tadıyla damağa âb varınca
Razı olur üryanım ataşına dağ ile
Diyarı firâktan dönüşün tez olunca
Kârbân-ı râh misali saçılır gönül hanem
İlm-i ledün sözlerin duayla buluşunca
Ezalarım em bulur yüzündeki mim ile
Şavkının gölgesi örtsün şems âfâkımı
Ger siğnemde okları cevşen-i kamerinle
Bir tutku ki ezelden hür yaşatır bu aşkı
Kırar gam zincirini gözündeki fer ile
Çağır meleklerini toplansın yüce dîvân
Ameli defterime yazsınlar vebalini
Kim demiş ki hür aşkın cihanlık sınırı var
Âlemleri aşarım sana olan aşk ile