nasıl senden geçerim
su misali ince ince oydum günü/geceyi
aramızda sıra dağlar, patikalar yürüdüm
bir avcıya ceylan gibi boynumdan da vuruldum
şakağımda gözlerin, yeniden hayat buldum
beklemezdim kendimden böyle arlı sevdayı
daimi hayalinle huzur ile dolmayı
her sefer yolculuğum hüsran ile biterdi
gözlerin avucumda hoşgeldin yar-ı narin
düşünceler namlusunda amansız siperdeyim
girersen menzilime acayip seveceğim
kaşının kemanında sürmeleri örerek
ah nur-ul cemaline zümreler sereceğim
aramızda bir boşluk sükunet sarayları
yürüyorum ufaktan ölmeden varacağım
diyelim ki kavuşmak namümkün bu cihanda
seni yaşatmak için canımı vereceğim
derler ki sevdalık çulsuzların işidir
bilirim ki çul giymek merkeplerin işidir
üç kuruşa can atan ne bilsin sevdalığı
dünyaları versinler nasıl senden geçerim…