sakiya camında duran esrarlı gözlerin kirpiklerinin dekoltesinde süzülün bakışların kızıl kurdeleye sarılmış gün batımlarına uzanıyor karıncalara tırmanma parkuru sarmaşık saçların seni her gördüğümde içimin rahvan tayları...
Benim adım Eylül! Henüz sekiz yaşındayım Başkentin küçük kızı ve tarihe dipnop düşüyor bedenim Çocukların ölümle ödüllendirildiği yalanlara Ölümüne kandım! sanırım Leyla’da öyle Ve henüz çok...
Sen yoksun! Ankara toz bulanık bu gece Hüzün yıldızları inmiş omuzlarıma Yokluğun titreterek yüreğimi Koca şehir üzerime geliyor sen gideli. Gidişine ağladım! Gecenin boşluğuna vurdum kendimi...